13.01.2016

Türk İnklap tarihi 1 dersi Final notları

PDF olarak indirmek için butona tıklayın



Ege Üniversitesi Elektrik Elektronik MühendisliğiTürk İnklap tarihi 1 dersi Final notları


Enver Paşa Almanya ile gizli antlaşma imzaladı. İki alman gemisi Osmanlıya sığındı. Osmanlı gemileri satın aldı ve gemiler Rusya’yı bombaladı. Osmanlı Almanya’nın yanında savaşa girdi.
Kafkas cephesinde Enver paşa Sarıkamış harekâtı le Rusya’ya saldırdı fakat harekât başarısızlıkla sonuçlanınca Ermeniler ve Ruslar pek çok yeri işgal etti.
Kanal cephesinde Cemal Paşa çölü aşarak İngilizlerin karşısına çıktı. Amacı İngilizleri Süveyş ve Mısırdan atmaktı. Ordu yenilse de İngilizlerin oyalanması Almanlara Yaradı.
Filistin Cephesinde, Kanal Cephesindeki kayıp yüzünden Filistin ve Suriye’ye kayan İngiliz işgali vardı. Araplara ve Siyonistlere yeni devlet vadeden İngilizler Osmanlıyı püskürttü. Ancak Atatürk’ün ordusu mevzileri korumayı başardı.
Irak cephesinde Osmanlı ordusunun gösterdiği başarılara rağmen İngilizler Mekke, Medine, Bağdat gibi yerleri işgal etti Enver paşa Almanların desteğiyle yıldırım ordularını kurdu. İngilizler Mondros ateşkesinden sonra Musul’u da işgal etti.
Çanakkale, İstanbul’u fethetmek ve Ruslara yardım götürmek isteyen itilaf devletleri tarafından kuşatıldı. Önce denizden donanma ile gelen itilaf devletleri Türkün döşediği mayınlar ve isabetli top atışları yüzünden geçemedi. Ardından kara savaşları başlardı ve Türkler; Başta Atatürk ve 57. Alay ile pek çok kahramanlıklar gösterdi. Askerlerin çoğu yükseköğrenim görmüş genç ve gönüllüden oluşuyordu. Çanakkale kurmay kadrosu, kazandığı başarılar ile güçlenerek istiklal savaşının önder kadrosunu oluşturdu. Çanakkale Zaferi itilaf devletlerini şaşırttı. Savaşın iki yıl daha uzamasına ve Rus çarlığının yıkılmasına sebep oldu. Zafer Türklere moral verdi. Mondros ateşkesi sebebiyle Türkler Arap diyarlarında çekildi.
Osmanlı dış cephe olarak Galiçya’da savaştı.

 

Ermeni Meselesi

Osmanlı devletinde gayrimüslim olmalarına rağmen ayrıcalıklı bir konuma sahip Ermeniler, Fransız ihtilali ile yayılan milliyetçilikten etkilenerek müstakil bir devlet kurmayı amaçladılar. Bu istekleri Akdeniz’e sahip olmak isteyen İngilizler ile aşağılara inmek isteyen Rusların dikkatini çekti. Bu devletler Ermenileri kullanarak Osmanlıya karışma, savaş zamanı ise Ermenilere devlet sözü vererek isyanlara teşvik ederek çıkar elde etmeye başladı. Ermeniler hınçak ve Taşnak Cemiyeti ile bağımsızlık hareketini onlarca isyan ile devam ettirdi. Osmanlı savaşa girdiğinde ve seferberlik ilan edildiğinde binlerce ermeni Rusların yanında savaştı. Geçici olarak Van’da bir devlet kurdular. 27 Mayıs 1915te tehcir kanunu çıktı ve Ermeniler göç ettirildi. Mondros ateşkesinden sonra ermeni sorunu başka bir boyuta ulaştı. Paris barış konferansında Ermenilerin Anadolu’da bir ermeni devleti kurulması için yaptıkları propaganda sonuç vermiş, Sevr anlaşmasıyla Türkiye’nin doğusunda bir Ermenistan devleti kurulması ön görülmüştür. 1920 de saldırıya geçen Ermeniler Kazım Karabekir tarafından durdurulmuştur. Ermeniler ile yapılan Gümrü barış antlaşması, meclisi ilk antlaşmasıdır.

 

Mondros Ateşkesi

İngilizlerin tüm cephelerde saldırmasından sonra da İstanbul’a yönelmesi, Osmanlıyı çözüm arayışına yöneltti. Esir Alınan Towsend adındaki bir general aracılığıyla ateşkes yapmak için İngilizlerle iletişime geçildi. İngilizler kabul etti. Mondros limanında Hüseyin Rauf (Orbay) tarafından imzalanan antlaşma İngilizler isteklerinin çoğunun kabul edilmesiyle sonlandı. Mondros mütarekesinde iki madde çok önemlidir. 7. Madde güvenliği tehdit eden durumlarda stratejik noktaların işgal edilebileceğini, 24. Madde ise 6 ilde(Erzurum, Van, Harput, Diyarbakır, Bitlis) karışıklık çıkarsa işgal edilebileceğini söyler.
Mütarekeden sonra boğazlar, Musul, İskenderun ve Anadolu’nun bi r kısmı işgal edilmiştir.

Milli Mücadele
Mütarekenin ardından Enver, Talat, Cemal paşalar gibi ittihat ve terakkinin liderleri Türkiye’den ayrılmıştır. Kalanlar ise yeni parti kursalar da İngilizler tarafından baskılanmıştır. İstanbul’un teslimiyetçi hareketi ile azınlıklar da cesaretlenmiş, bundan dolayı Anadolu’nun pek çok yerinde Azınlıklara ve itilaf devletlerine karşı cemiyetler kurulmuştur.  Bunlardan bazıları şöyledir; Trakya Paşaeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti, İzmir Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti, Vilayata Şarkiye Müdafaa-i Hukuk-ı Osmaniye Cemiyeti, Trabzon muhafaza-i hukuk-ı milliye cemiyeti, Adana müdafaa-i hukuk-ı Milliye Cemiyeti. Bir grup milli cemiyetlerse milli mücadele aleyhine kurulmuştur. Bazıları şunlardır; Wilson Prensipleri Cemiyet, Türkiye İngiliz muhipleri Cemiyeti, Hürriyet ve itilaf Fırkası, İtilaf Fırkası Teali İslam cemiyeti.

İzmir’in işgali

İngilizler İzmir’i hem İtalyanlara hem de Yunanlara vaat etmişti. Sonrasında Yunanlıların İzmir’i işgal etmesine izin verildi. İşgalden önce Redd-i İlhak cemiyeti öncülüğünde Protesto mitingi düzenlendi. Yunan karaya çıkarken Rumlar yunan askerin coşkuyla karşıladı. Yunan, konak meydanına ilerlerken Hasan Tahsin ilk kurşunu sıkar ve orada şehit edilir. Sonra yunan ve Rumlar yağmaya ve sivilleri öldürmeye başlar. İzmir’in işgali tüm Anadolu’da büyük tepkiye yol açar. Yunan tehlikesini yakından hisseden batı ile birlikte işgal tehlikesi olmayan Mardin, Nevşehir, Lüleburgaz, Diyarbakır gibi başka bölgeler de tepkisini ortaya koyar. Türkiye tek yürek olmuştur ve her yerde mitingler yapılmışsa da İstanbul’da yapılan toplantılara katılanların sayısın yüz binleri bulmuştur. 19 Mayıs 1919’daki mitingde, O zamana kadar Wilson prensiplerini ve Amerikan Mandasını savunan Halide Edip (Adıvar) Mitingde top ve tüfeğimiz olmasa da inancımız var diyerek halkı milli mücadele için bir araya getirmiştir. Ardından işgal altındaki İstanbul’dan Anadolu’ya geçip Atatürk’ün karargâhında çalışmış, Asker tedavi etmiş ve Sakarya Savaşında Onbaşılık yapmıştır. Türkün ateşle imtihanı adlı, savaşın en canlı tasvirlerini yapan bir kitap yazdı. Katkılarında dolayı istiklal madalyası verildi. İzmir’den önce de Anadolu’nun bazı kesimleri işgal edilmiş olsa da İzmir’in işgaline gösterilen tepki gösterilmemiştir. Sebebi ise itilaf devletlerinin işgal amacı farklı iken Yunanlar Anadolu’yu vatan yapmak için gelmiş ve derhal İzmir çevresindeki illere de yayılmaya başlamasıdır. İzmir’in işgalinden sonra halk kurtuluşu silahlı mücadelede görür.

Mustafa Kemal Paşa Anadolu’da

Mustafa Kemal, Selanik Askeri Rüştiyesini, Harbiye’yi ve Kurmaylık eğitimini tamamladıktan sonra Yüzbaşı olarak Suriye’ye gitmiş, Vatan ve hürriyet cemiyetini kurmuş, Selanik’e geçmiş ve ittihat ve terakki cemiyetine katılmıştır. İttihat ve terakki cemiyeti parti haline geldiğinde cemiyetten ayrılmıştır. 31 Mart isyanını bastıran hareket ordusuyla kurmay başkanı olarak İstanbul’a gelmiştir. Bir süre sonra İtalya’ya karşı gönüllü savaşmış, Libya’da görev almış ve Balkan savaşı başlayınca dönerek birkaç başka görevden sonra 19. Tümen komutanlığına, Çanakkale’ye atanmıştır. Arı burnu ve Anafartalar’da gösterdiği başarı ile kahramanlaşmış ardında 2. Ordu ile doğu cephesinde Ruslara karşı savaşmış ve Halep’te de görev almıştır. Sonra Vahdettin ile Almanya’ya gitmiş, geleceğin padişahı ile iyi ilişkiler kurmuştur. Sonra ise Adana’da yıldırım orduları kumandanı iken Mondros sebebiyle ordusu dağıtılmış, Mustafa Kemal de İstanbul’a dönmüştür. İngiliz donanmasını gördüğünde ünlü sözü olan geldikleri gibi giderler demiştir. Mustafa Kemal, Kazım Karabekir, Ali Fuat Cebesoy, İsmet İnönü, Rauf Orbay, gibi askeri kökenli arkadaşlar Türklerin nasıl kurtulabileceğini düşünmüşler, Anadolu’ya geçmek için fırsat kollamışlardır. İngilizler samsun ve çevresindeki düzensizliğin önlenmesini istemiş, hükümet Atatürk’ü geniş yetkilerle samsuna gönderirken Kazım Karabekir ve Ali Fuat Cebesoy Anadolu’ya geçmiştir.

Amasya Genelgesi

Ø  Refet Bele, Ali Fuat Cebesoy, Mustafa Kemal Paşa
Ø  Milletin Bağımsızlığını millet sağlayacaktır(Milli Egemenlik)
Ø  İstanbul hükümeti yok sayılmıştır.
Ø  Türk ihtilali başlamış, tam bağımsız bir heyet toplama kararı alınmış, Sivas kongresi için her ilden 3 temsilci istenmiştir.

Erzurum Kongresi

Ø  Mustafa Kemal, Rauf Orbay, Kazım Karabekir
Ø  Atatürk askerlikten istifa etmiştir.
Ø  Kazım Karabekir Atatürk’ün emrinde olduğunu belirtmiştir.
Ø  Kongrede vatan bütünlüğü, milliyetçilik, tam bağımsızlık kararları alınmıştır.
Ø  Kuvayı milliye etkin, milli iradeyi etkin kılmak esastır.
Ø  Anadolu’da geçici bir hükümet kurma kararı alınmıştır.
Ø  Hristiyanlara siyasi ve sosyal hakların verilmemesi kararlaştırılmıştır.
Bu arada batıdaki millette toplanıp yunan tehdidine karşı mili mücadeleye katılmıştır.

Sivas Kongresi

Ø  Bütün Yurttan gelen delegeler
Ø  Manda yönetimleri kesin bir dille reddedilmiştir.
Ø  Erzurum’da alınan kararlar tüm yurdu kapsayacak şekilde genelleştirildi.
Ø  Bütün cemiyetler Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk cemiyetinde birleşti.
Ø  Heyet-i Temsiliye bütün yurdu temsil edecek şekilde genişletildi.
Ø  Batıdaki Kuvayı milliye birlikleri birleşti, başına Ali Fuat Paşa geçti.
Ø  Bütün kararlar Dünyaya Açıklandı. Damat Ferit istifa etti.

Misak-ı Milli

Damat Ferit’in istifası ile yeni bir hükümet kurulmuş, Atatürk tarafından bu hükümete bir takım isteklerde bulunulmuştur. Yeni hükümet isteklerin bir kısmını kabul etmiş, İstanbul dışında yeni bir halk meclisinin açılmasını onaylamamıştır. Atatürk ise Sivas’tan Ankara’ya gelmiş, yeni meclisi kurmuştur. Atatürk istemesine rağmen meclis başkanı seçilememiştir. Meclis Mustafa Kemal Tarafından hazırlanan misak-ı milliyi kabul etmiştir. Misak-ı milli kararları şöyledir;
Ø  Mondros mütarekesince Türk ve İslam çoğunluğu bulunan bölgelerin yurt olarak kalması kararınca bu sınırlar savunulacaktır
Ø  Kars Ardahan Batum için oylama istenirse yapılacaktır.
Ø  İstanbul ve Marmara denizi güvenliği sağlanacak, Dünya ticaret, Ülkelerle alınacak kararlarla yürütülecektir.
Ø  Azınlık hakları, komşu ülkelerdeki Müslüman halklarına eş olacak
Ø  Milli ve iktisadi gelişim engellenmeyecek, borçları ödeme şekli buna uygun olacak.
Misakı milinin ve Balıkesir’de Fransız cephaneliğine yapılan baskın sebebiyle İngiliz baskısı arttı. Bir iki paşa ve hükümet istifa etti. İngilizler barış konferansında elindeki kozu arttırmak için İstanbul’u işgal etti. İngilizler işgalin geçici olduğunu bildirdi. İşgal üzerine İsmet İnönü, Fevzi Çakmak Anadolu’ya geçti.

TBMM’nin açılması

İstanbul’un işgali ile Ankara’da seçimle olağan üstü yetkilere sahip bir meclis açılma kararı alınmış, İstanbul ile bağlantı kesilmiş, asayişi bozanlara karşı cevap verileceği ilan edilmişti. Meclis açıkmış ve Mustafa Kemal başkan seçilmiş, egemenlik kayıtsız şartsız milletindir ilkesince yönetim ele alınmıştır. Mustafa Kemal mücadeleden sonra yönetimde kendi grubu için Anadolu’ya sonradan geçen Fevzi Çakmak ve İsmet İnönü’yü seçmiştir.

 

Sevr Barış Antlaşması

Osmanlı tarafından imzalanan antlaşma hiçbir zaman TBMM tarafından kabul edilmemiştir. Sevr antlaşmasının bazı maddeleri şunlardır;
Ø  Osmanlı askerleri sınırlı tutulacak.
Ø  Anadolu’da küçük bir bölge ve İstanbul Osmanlı Devletine kalacak.
Ø  Boğazlar uluslararası komisyon tarafından yönetilecek.
Ø  Donanma sınırlı olacak, askeri uçak bulunmayacak.
Ø  İzmir Türk egemenliğine bırakılacak, Osmanlının egemenlik hakları Yunanistan’a bırakılacak, 5 yıl sonra seçim yapılacak.

İç İsyanlar

Anadolu’da İstanbullun desteği ile Ankara’ya ve milli mücadeleye karşı isyanlar çıkmış, İstanbul bazı milli mücadele liderlerini idam cezasına çarptırmıştır. Konya’daki delibaş Mehmet çevresindeki isyan Ankara’yı çok uğraştırmış, Kuvayı milliye ordusu isyanı bastırmıştır. Delibaş ise İstanbul’a kaçmıştır. Doğuda İngilizler kışkırtması ile Kürt milliyetçisi isyanlar da çıkmıştır. Trabzon ve çevresinde Rumlar bir devlet kurmak için isyan etmiştir. Tüm isyanlar Kuvayı milliye birliklerince bastırılmıştır.

Teşkilatı Esasiye Kanunu

Ø  Meclisteki yaygın fikir düşmanı yenip padişahın egemenliğini sağlamaktı. Mustafa Kemal öyle düşünmese de düşüncelerini henüz açıkça belirtmiyordu. Bu yüzden yazılı kararlara kanuni esasi değil teşkilatı esasi dendi. Bu kanunu bazı maddeleri şöyledir;
Ø  Hâkimiyet kayıtsız şartsız milletindir.
Ø  Yürütme ve yasama gücü Büyük Millet meclisine aittir.
Ø  Türkiye devleti, BMM tarafından idare olunur ve hükümeti BMM hükûmetidir.
Ø  BMM seçimleri iki yılda bir yapılır.

Askeri Gelişmeler

1- Kuvayı milliye dönemi

Mondros ateşkesinden sonra ilk kurşun Dörtyol’da, Hoca Ömer oğlu Mehmet tarafından Fransız’a atılmıştır. Batıda yunana karşı yapılan mücadelede Çerkez Ethem, Demirci Mehmet efe ve Yörük Al Efe ünlenmiştir. Batıdaki Kuvayı milliye birlikleri Yunanlıları hazmedemeyen İtalyanların işgal ettikleri yerleri karargâh olarak kullanmıştır. İtalyanlar pek çok açıdan Türklerle iş birliği yapmıştır. Trakya’da da silahlı birlikler kurulmuş, direnişi Cafer Tayyar Paşa yürütmüştür.
Güneyde Fransızlara karşı destansı bir mücadele verilmiştir. Bu bölgeye Mustafa Kemal tarafından komutanlar atanmıştır. Atatürk Batıdaki Kuvayı milliye birliklerini Batı Anadolu Kuvayı millîye Kumandanlığı adı altında toplamış, Ali Fuat Paşayı kumandan tayin etmiştir. Bu birlikler düzenli ordu kuruluncaya dek zaman kazandıracaktır.
Düzenli orduya geçişte bazı Kuvayı millîye birlikleri sorun çıkarmış, hatta Çerkez Ethem saf değiştirerek Yunana sığınmıştır.

2- Doğu Cephesi

Ermeniler devlet kurmak istemiş ve taarruza başlamıştır. Kazım Karabekir ordusu ile karşı taarruza geçmiş, Ermenileri sınır dışı etmişi. Ermeniler barış istemiş, TBMM’nin imzaladığı ilk antlaşma olan Gümrü antlaşması imzalanmıştır. Türkiye Ermenistan sınırı tespit edilmiştir.

3- Güney Cephesi

Antep, Maraş ve Urfa’nın İngilizlerin elinden Fransızların eline geçmesi, Fransızların şiddeti ve Ermenilerle iş birliği yapması, halkı isyana sürüklemiştir. Zor durumda kalan Fransızlar İngilizlerden yardım istemiş, İngilizler Heyeti Temsiliye ye müracaat etmiştir. Atatürk Fransızların işgal ettikleri yerleri boşaltmasını istemiş ve halkı isyana teşvik etmiştir. Şehir savaşları sonucu Fransızlar bölgeyi terk etmiştir. Fransızlarla Ankara Antlaşması imzalanana dek savaşılmıştır. Ardından Ankara itilaf nağmesi gereği Türk askeri Adana’ya girmiştir.

 

4- Batı Cephesi


a) İnönü Muharebeleri
Kuvayı milliyetin başarısız Gediz taarruzu sonrası Yunan Trakya ve Bursa civarını işgal etmişti. Bursa’dan harekete geçen yunan ordusu İnönü’de Düzenli Türk ordusuyla karşılaştı. Tarihe 1. İnönü Zaferi olarak geçen savaşta Yunanlar Bursa’ya geri çekilmiştir.
Bu zafer TBMM’nin Londra konferansına davet edilmesini sağlamıştır. Sovyetlerin kuşkuları giderilerek Moskova Antlaşması imzalanmıştır.
Bu esnada tekrar Saldıran Yunanı TBMM muhafız taburunun da desteğini alan Türk ordusunu yenememiş, Bursa’ya geri sürülmüştür. Atatürk İsmet Paşaya telgrafta “Yalnız düşman değil, milletin makûs talihini de yenilmiştir.” demiştir. 
b) Kütahya Eskişehir Muharebeleri
Yunanlılar takviyelerle ordusunu güçlendirmiş ardından taarruza geçmiştir. Taarruz karşısında Türk birlikleri Sakarya’nın doğusuna çekilmiştir. Bu yenilgi mecliste çalkantılara yol açmıştır. Gizli bir toplantı ile meclisin Kayseri’ye taşınması tartışıldı. Mustafa Kemal 3 aylık süre ile Başkomutanlık yetkileriyle donatılmış, orduyu Sakarya nehrinin doğusuna düzenli bir şekilde yerleştirmiştir.
c) Sakarya Meydan Muharebesi
Başkomutanlık ile meclisin yetkilerini üzerinde toplayan Mustafa Kemal Tekâlifi milliye emirlerini yayınladı.
Ø  Her ilçeye bir tekâlifi milliye komisyonu kuruldu.
Ø  Ordunun ihtiyaçlarını karşılamak ve daha sonra geri ödenmek şartıyla halkın malının bir kısman el kondu.
Ø  Demirciler tespit edildi. Kılıç ve mızrak yaptırıldı.
Ordu halkın desteği ile güçlendirildi. Mustafa Kemal ve Fevzi Çakmak cepheye gitti. Birkaç gün sonra Yunan Ankara’yı almak için harekete geçti. Mustafa Kemal ünlü sözü “Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaş kanıyla sulanmadıkça terk edilemez. “ Yunan taarruzu zayıfladıktan sonra Türk ordusu taarruza geçti ve Yunan eski yerine döndü. Bu zaferle Yunan ordusunun taarruz gücü kırılmış oldu. Zaferden sonra Kafkas cumhuriyetleri Gürcistan, Ermenistan ve Azerbaycan ile yapılan Kars anlaşması ve Fransa ile imzalanan Ankara itilaf namesi Bu zaferin sonuçlarındandır. Bu zafer ile Mustafa Kemal’e Gazi ve mareşal rütbesi verilmiştir.
d) Büyük taarruz
Sakarya meydan muharebesinin ardından Türk ordusunun Yunanı takip edecek gücü yoktu. Seferberlik ilan edildi ve Güneydeki birlikler Batıya kaydırıldı. TBMM Mustafa Kemal’in yetkilerini uzattı. Toparlanan ordu sürekli taarruza başladı ve Yunan ordusu geri çekilmeye başladı. Bu sırada İngilizler Yunanlıların ateşkes önerisini Fransa ve İtalya’ya iletti. Atatürk yunan ordusunun tamamen yok edildiğini, ateşkesin kabulü için Trakya’nın ateşkesten sonra 1914 sınırlarına dek boşaltılmasını ve Yunan ordusunun verdiği zararı ödemeyi kabul etmesini şart koştu. 7 Eylülde Yunan, İtilaf devletlerine aracılığıyla yeni bir ateşkes teklifinde bulundu. Yazışmalar sürerken 9 Eylülde Türk ordusu İzmir’e girdi. Bir hafta sonra ordu Çanakkale’ye yürürken İngilizler karaya asker çıkarmaya başladı. Ancak Fransa ve İtalya’nın Türklerle yeni bir savaşa girmeyeceğin açıklamasının ardından İngilizler 15 günde yunan ordusunu yok eden Türklerle savaşmadan geri çekildi. 30 Ağustosta başlayan taarruz böylece sona erdi.
e) Mudanya Antlaşması
Yunanlılara karşı kazanılan zaferin ardından Mudanya’da İngilizlerle masaya oturuldu. İngilizler öncesinde Yunan lehine kararlar almak istese de Türk ordusuna taarruza hazırlık emri verilmesiyle iki taraf anlaşamadı. Görüşmeler çok sert geçmekteydi. Daha sonra Fransa ve İtalya’dan da delege İngilizlere katılmak için Mudanya’ya geldi ve Türkiye’den Fevzi, İsmet ve Refet Paşaların da katılımıyla Mudanya’da anlaşmaya varıldı. Yunan Trakya’yı terk etti. Mondros ile Osmanlı tarihe karışırken Mudanya ile yeni bir Türk devleti doğdu. Trakya savaşsız kurtulmuştu.



Kaynak
Türk inkılap Tarihi (Prof. Dr. Mevlüt Çelebi ) 37-127 sayfaları arası

Ege Üniversitesi Elektronik Mühendisliği 1. Sınıf 1. Dönem Türk İnkılap Tarihi dersi 1 Finali için koruorman.blogspot.com.tr tarafından hazırlanmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder